PAROLAMIZ YA İSTİKLAL YA ÖLÜM

Abdullah ŞAHİN

MENÜ
10.SINIF TARİH DERSİ
12.SINIF İNKILAP TARİHİ DERSİ
T.C İNKILAP TARİHİ VE ATATÜRKÇÜLÜK
ÇAĞDAŞ TÜRK VE DÜNYA TARİHİ
YNT TV
ABDULLAH HOCA
abdullahsahin1881@gmail.com
Enver Paşa
06/08/2019
Büyük Mağlup: Enver Paşa

Bilge Kral Aliya: "Mağluplara, kaybedenlere karşı duyduğumuz sempati asla aklımızdan kaynaklanmamaktadır. Bu, sadece öldükten sonra anlayabileceğimiz yani bu dünyaya ait olmayan bir duygudur" diyerek mağlupların, yenilmişlerin, kaybedenlerin öykülerinin neden galiplerin, yenenlerin, kazananların öykülerinden daha çok ilgi çektiğini, akılda ve gönülde kaldığını sanırım açıklıyor. Evet, hep yenilmişlerin hayat hikâyeleri sarıp sarmalar bizi. Kendimizi daha çok onlara yakın hissederiz. Hep mağlupların, mazlumların menkıbeleri değer yüreğimizin, gönlümüzün en sızılı yerlerine. En çok ta onların hatıraları sızlatır burun direklerimizi. Onların menkıbeleriyle büyür içimizdeki çocuklar. Onların saflıklarıyla, masumiyetleriyle çocuk kalır içimizdeki çocuklar. Bir tarih yazılır, bir tarihe yazılır bütün mağlubiyetler. Kabil'in ılık ılık kanı akarken, Hamza'nın ciğeri lime lime çiğnenirken, Ali arkadan hançerlenirken, bir cenk masalında vurulurken bütün atlar, Hüseyin'in kanı sularken Kerbela Çölü'nü, İmam-ı Âzam'ın ahı sinerken sağır duvarlara, Çeğen Tepesi'nde Enver'in kanı karışırken Kurban kanına...

"Bir ceviz ağacı, bir duru pınar/Ve gökte gümüş bilmeceler/..." diyordu Dilaver Cebeci Çeğen Tepesi şiirinde. 1922 yılı Kurban Bayramı arifesinde Enver ve arkadaşları upuzun bir yorgunlukla, uçsuz bucaksız bir özlemle oturmuşlardı o ulu ağaçların gölgesine, duru pınarların başına. Pamir dağlarına yaslamışlardı omuzlarını. Yücelere... Derin bir sessizliği hasbıhal etmişlerdi, derin bir sessizlikle... Adanmışlığın şarkısını mırıldanıyordu gökyüzünde yıldızlar. Ay mağlubiyetin şiirini... Paramparça bir ayın şavkı düşüyordu Buhara'ya. Paramparça bir menkıbe... Yelelerinden yangınlar yükselen atlarla ağlıyordu Türkistan. Herkesi kavuşturan, ırakları yakın bayram bir veda havası gibiydi Çeğen'de. Sabah birbirlerinden ayrılacaklarını hissetmişler gibi vedalaşıyorlardı, helalleşiyorlardı Enver ve arkadaşları. Hatıra olarak geriye bırakacakları hiç bir şeyleri yoktu, yüreklerinden ve adanmışlıklarından başka. Bir büyük idealin, namusun ve imanın ve aşkın erleriydi onlar. Siyasetin, stratejilerin labirentlerinde yollarını ve yönlerini kaybedenlerden değillerdi. Ne çil çil altınları vardı geride bırakacakları ne de mal mülkleri. Ne sığınacakları büyük yalanları vardı ne de istismar edecek sahte dindarlık. Baştan ayağa samimiyet ve fedakârlıktı geride kalan.

4 Ağustos 1922... Sabahtı, bayram sabahı... Bayramlaşmak için toplanmıştı cümle halk. Bir hayın baskın vardı. Bir hayın... Bolşevik Ruslar'ın mitralyözleri ölüm saçıyordu Ümmeti Muhammed'in üzerine. Buhara kan revan. Sımsıcak kurban kanlarına karışıyordu Türkistan'ın kanları. Ölüm yağıyordu göklerden. Ölüm... Yalınkılıç atına bindi Enver. Yalınkılıç... Sürdü Derviş'i düşmanın üzerine. Bir sonsuz sefere sürdü. Bir sonsuza... Düştü büyük kahraman Çeğen Tepesi'ne. Düştü hayaller yere. Umutlar darmadağın. Kederden bir gergef zaman, durmadan örülüp duran.

Şehit düştüğünde kırk bir yaşındadır Enver. Kimine göre maceraperest, hayalci, akılsızın biridir. Kimine göre Alman hayranı bir şovenist. Kimine göre koca imparatorluğu batıran bir hain. Hiçbiridir oysa. Direne direne mağlupluğumuzdur O. Emperyalist vahşilere bedel ödeten yanımız. Yıkılışımızın görkemi. Görkemli bir direnişin kumandanı. Türkistan'ı toparlamak ve yeniden ayağa kaldırmak için düşmüştü yollara. İngiliz'e ve Rus'a çöküşümüzün ve çözülüşümüzün hesabını ödetmekti bütün ceht. Kendi kendini bitirmiş bir imparatorluğun son çırpınışları...

Enver Paşa siyasal ikbal, güç, makam, para peşinde değildi. Yalanla dolanla siyaset yapan simsarların anlamayacağı bir dürüstlük... Alınteri, çile... Mertlik, yiğitlik... Bütün bunların toplamı. Evet, Enver bütün bunların toplamıydı. Çürüyen bir hanedanlığın yok olmayan iradesiydi. Edirne'nin geri alınmasında Bulgarlara, Çanakkale'de bütün dünyaya, Kut-ul Amare'de İngilizlere, Duşanbe'de Ruslara verilen cevabımızdı Enver ve arkadaşları.

"Yenilgi yenilgi büyüyen bir zafer" Bizim zaferlerimiz hep yenilgilerimizin rahminden doğar, yenilgilerimiz zaferlerimizden. Başlarımız bir ekin tanesi gibi düşerken toprağa, menkıbelerimizden doğar yiğitler. Enver, Pamir Dağlarının eteklerindeki Çeğen Tepe'sinde hüzünlü bir destan yazdı. Birliğinin önünde, yalınkılıç... Yolun sonu... Uçup gitmek ötelere... Son Vuruş... Son hamle... Ve en güzel son: Şahadet şerbetini nûş etmek...

Selam olsun Enver'e! Binlerce selam!...

Alıntı



404 kez okundu. Yazarlar

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

Yazarın diğer yazıları

PAROLAMIZ YA İSTİKLAL YA ÖLÜM - 10/06/2023
Biz bu eseri, Cumhuriyetimizin 100. yılında “PAROLAMIZ YA İSTİKLAL YA ÖLÜM” diyerek dünyaya meydan okuyan kınalı kuzuları unutmamak unutturmamak için eseri meydana getirdik.
VEDAT TÜRKALİ - 11/11/2019
Asıl adı Abdülkadir Pirhasan'dı.. Ancak bu isim, bu topraklarda sakıncalı bir isimdi.. Yazdığı eserler sırf bu isim nedeniyle sansür kuruluna takılıyordu..
TÜRKIYENIN ILK UÇAK MÜHENDİSİ - 10/11/2019
20 Temmuz 1969'u gösterdiğinde APOLLO 11'İ ve 1,5 milyar insan televizyonlarına odaklanmış Neil Armstrong'un Ay'da yürüyecek olmasını heyecanla bekliyordu.
SON RÜYA - 10/11/2019
Takvim yaprakları 26 Eylül 1938’i göstermektedir. Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk, Dolmabahçe’de hasta yatağında yatmaktır.Takvim yaprakları 26 Eylül 1938’i göstermektedir. Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk
Türklerin son Kurgan'ı: ANITKABİR - 10/11/2019
Anıtkabir’in planı ve yapıldığı yer tamamen Türk tarihinde önemli yeri olan kurgan mantığına göre belirlenmiştir. Anıtkabir’in bulunduğu yer olan Rasattepe eski bir Frig yerleşkesidir.
İlk kadın mitingi - 28/10/2019
Yürekli Türk Kadının tüm dünyaya meydan okuduğu bu gün Yalnız Kastamonu'nun değil ülkemiz Türk Kadının şeref günüdür. Kastamonu’da Yapılan İlk Kadın Mitingi 10 Aralık 1919 Mustafa Eski Bilindiği gibi, 1914 yılında başlayan 1. Dünya Savaşı,
Neden29 Ekim? - 28/10/2019
Atatürk Neden 29 Ekim Tarihini Seçti ..! 2 yıl sonra, yani Ekim 1925’te Fahrettin Altay Paşa Çankaya’da Atatürk’ün misafiridir. Zihnini hep meşgul eden bir soru vardır. ‘Acaba Mustafa Kemal Atatürk Cumhuriyeti neden 29 Ekim’de ilan etmiştir.
Babil Tableti ve Matematik - 27/10/2019
3 bin 700 yıllık Babil tableti matematiği kökten etkiledi Şifresi çözülen 3 bin 700 yıllık tablet, trigonometrinin Yunanlılar tarafından değil, onlardan yaklaşık 1000 yıl önce Babiller tarafından bulunduğunu işaret etti Avustralya'da
Sakal - 26/10/2019
ATA, yanındaki valinin kulağına eğilip sorar; Kimdir bu ? Vali yanıt verir; Efendim kendisi Şıh'tır. Yörede çok hatırlısı vardır. Atatürk Şıh'ı yanına çağırır ve; "Bak baba, imanın ölçüsü sakalın boyunda değildir. Şunu rica etsem de en azından
 Devamı
Anket
"PAROLAMIZ YA İSTİKLAL YA ÖLÜM" KİTABIMIZI OKUDUNUZ MU?
TÜRK İSLAM DEVLETLERİ TARİHİ
OSMANLI DEVLETİ TARİHİ
abdullahhoca

SİTEMİZE GÖSTERMİŞ OLDUĞUNUZ İLGİYE TEŞEKKÜRLER...
TARİH BİZDEN ÖĞRENİLİR.
Site Haritası