PAROLAMIZ YA İSTİKLAL YA ÖLÜM

Abdullah ŞAHİN

MENÜ
10.SINIF TARİH DERSİ
12.SINIF İNKILAP TARİHİ DERSİ
T.C İNKILAP TARİHİ VE ATATÜRKÇÜLÜK
ÇAĞDAŞ TÜRK VE DÜNYA TARİHİ
YNT TV

DOĞU - BATI BLOKLARI İLE BAĞLANTISIZLAR HAREKATININ DOĞUŞU

İKİ KUTUPLU DÜNYA DÜZENİ

. II. Dünya Savaşı’ndan sonra Avrupa’nın bir güç merkezi olarak dünya politikası sahnesinden çekilmesinden sonra, dünya en az yirmi yıl kesin çizgiyle ABD ve Sovyetler Birliği’nin çevresinde “iki kutuplu” bir nitelik kazanmıştır.

. Bu iki kutuplu dünya, Doğu Bloku ile Batı Bloğu, “kapitalizm-liberalizm-demokrasi” ile “komünizm” veya ABD ile SSCB arasında meydana gelmiştir.

 

1- Doğu Bloku (Warşova Paktı)'nun Oluşması:

a. Kominform'un Kuruluşu ve Amaçları:

  • 1947'li yıllarda başta Polonya, Romanya, Bulgaristan, Macaristan, Doğu Almanya ve Yugoslavya olmak üzere komünist rejimi altına giren birçok ülke Moskova'dan yönetilen bir blok haline gelmiş bulunuyordu. Bu sırada, batılı ülkelerin de aralarında bazı ittifaklar yapmaları üzerine, Sovyetler, “Demir Perde" blokunu güçlendirmek ve daha sıkı şekilde kontrolleri altına almak maksadıyla; blok içindeki ülkelerle dostluk, işbirliği, saldırmazlık gibi adlarla bazı antlaşmalar vücuda getirdiler. Diğer yandan, uluslararası komünizm faaliyetlerini yeniden örgütlemek üzere, Avrupa'nın önde gelen komünist partilerini Silezya'da bir konferansta topladılar. Bu toplantının sonunda, 5 Ekim 1947'de Kominform'un kurulduğu ilan edildi ve yayınlanan "Bildiri"de dünyanın iki bloka ayrılmış olduğu açıklandı.

 

b. Comecon'un Kuruluşu ve Amaçları:

  • Batı'da Marshall Planı'nın ortaya çıkması ve Nisan 1948'de Avrupa Ekonomik İşbirliği Örgütü'nün kurulması üzerine; 5-8 Ocak 1949'da Moskova'da, Sovyetler Birliği, Bulgaristan, Çekoslovakya, Macaristan, Polonya ve Romanya temsilcileri arasında yapılan toplantı sonunda Ekonomik Yardımlaşma Konseyi (COMECON) kuruldu. Kuruluşa aynı anda Arnavutluk, 1950'de Demokratik Alman Cumhuriyeti, 1962'de Moğolistan ve 1972'de Küba katıldı. Comecon'un belirtilen amacı; üyelerine ekonomik tecrübe değişimi, hammadde, gıda, makine ve donatım yardımlaşması sağlamaktı.

 

c-Varşova Paktı:

  • Sovyetlerin baskısıyla, 6 Nisan 1948'de Sovyet Rusya-Fin Dostluk ve İşbirliği Antlaşması imzalandı. Bu antlaşma ile Finlandiya üzerinde de Sovyet nüfuzu kuruldu. Mayıs 1948'de Çekoslovakya'da komünistler yönetimi ele geçirdiler. Diğer yandan, Japonya'nın yenilmesi ve savaşın sona ermesinden sonra, 1927 yılından beri şiddetli bir mücadelenin devam ettiği Çin'de de komünistler, başarılı olmaya başladılar. Komünistler 1949'da "Çin Halk Cumhuriyeti"ni kurdular. Çin Devlet Başkanı Çan-Kay-Şek de Formoza adasına çekildi. Bu şekilde ortaya iki bağımsız Çin devleti çıkmış oldu. Bu gelişmelerden sonra NATO'ya karşı olmak üzere, Doğu Bloku üyeleri 14 Mayıs 1955'te Varşova Paktı'nı kurdular. Bölgesel ve kollektif bir savunma ve yardımlaşma örgütü olan Varşova Paktı'na; Sovyetler Birliği, Arnavutluk, Demokratik Alman Cumhuriyeti, Bulgaristan, Macaristan, Polonya, Romanya ve Çekoslovakya katıldı. Bu gelişmeler sonunda ve Sovyetler Birliği'nin liderliğinde politik, ekonomik ve askeri yönden oluşturulan antlaşma ve paktlarla 'Doğu Bloku' ortaya çıktı ve dünya yeni bir bloklaşma dönemine girdi.

 

2-Batı Bloku'nun ve Güçler Dengesinin Kurulması:

a. Truman Doktrini:

  • Geleneksel Amerikan dış politikasındaki radikal değişmenin başlangıcını Truman Doktrini teşkil eder.
  • 1947 baharından itibaren Amerikalılar Sovyet genişlemesinin daha da artacağını düşünmeye ve endişelenmeye başladılar. Özellikle Sovyetler'in Yunan gerillalarını desteklemeleri ve Boğazlar konusunda Türkiye'ye yönelik tehditler savurmaya başlamaları bu korkuyu daha da arttırdı. Gelişmeler üzerine Amerikan Cumhurbaşkanı Truman kongrede bir konuşma yaparak tehdidin boyutlarını açıkladı. Truman, Kongre'de yaptığı bu konuşmada: "Dış baskılar ve ya silahlı azınlıklar tarafından boyun eğmeye zorlanan özgür insanların bu hareketlere karşı koymalarına yardım etmek Birleşik Devletler'in siyaseti olmalıdır" diyordu. Kongre "Truman Doktrini" olarak bilinen bu öneriyi destekledi ve Yunanistan ile Türkiye'ye ekonomik ve askeri yardım kapsamında 400 milyon dolarlık bir ödeneği onayladı. Bu yardımın 300 milyon doları Yunanistan'a; 100 milyon doları da Türkiye'ye verildi.

 

b-Savaş Sonrası Kalkınma ve Marshall Planı:

  • Birleşik Devletler dünyanın çeşitli bölgelerinde uygulanmakta olan sömürgecilik politikalarına da karşı çıktı ve self-determinasyonu destekledi.
  • Cumhurbaşkanı Truman, 1946'da Filipinler'in bağımsızlığım ilan etti.
  • 1948'de de. Kongre, Puerto Rico'ya kendi valilerini seçme hakkını tanıdı ve 1952 yılında bu ülke Birleşik Devletler ile ortak vatandaşlık hakkına sahip özerk bir eyalet oldu.
  • Amerikan liderleri Hindistan, Pakistan ve Birmanya'nın bağımsızlıklarını kazanması için İngiltere'yi teşvik; Endonezya'nın bağımsızlığı içinde Hollanda ile Endonezya arasında arabuluculuk girişimlerinde bulundu.
  • İngiltere 1947'de Hindistan'dan çekilerek sömürgelerin bağımsızlık yolunu açtı. Ancak, İngiltere'nin Hindistan'dan çekilmesi ıkı dinsel toplum arasında iç mücadelelere sebep olduysa da 1947'den sonra Hindistan ve Pakistan kendi yönetimlerine kavuştular. Daha sonra Seylan ve Burma'dan da çekilen İngilizler, Malaya'da bir süre daha kaldılar. Bağımsızlık olaylarını diğer bölge ve kıtalardaki ülkeler de takip etti.
  • 1957 yılında bağımsızlığını ilk defa elde eden Afrika ülkesi Gana oldu.
  • Hollandalılar 1949'da Endonezya'yı; Fransızlar'da Suriye, Vietnam ve Cezayir'i terketmek zorunda kaldılar. Ancak, Cezayir, yedi yıl süren bir iç savaş sonunda ve De Gaulle'iin de desteğiyle 1962 yılında bağımsızlığını resmen kazandı.
  • Güneydoğu Asya'da Fransız egemenliğindeki Çin Hindi ülkesi; Vietnam'a, Kampuçya'ya ve Laos'a bölününce, eski siyasal ve kültürel farklılıklar tekrar ortaya çıktı.
  • Kısacası, bağımsızlık, demokrasi ve liberal kurumları getirmeye yeterli olmadı.
  • Hatta bu ülkelerde daha çok tek parti düzeni ve diktatörlükler egemen olmaya başladı.
  • 1949 yılında Cumhurbaşkanı Truman, dünyanın yeni gelişmekte olan ülkelerine Birleşik Devletler'in teknik ve mali yardımını sağlamak için "Dört Nokta Programı"nı öne sürdü. Bu program uyarınca tarım, eğitim, sağlık, iskan ve benzeri konularda Amerikalı uzmanlar Asya, Afrika ve Latin Amerika ülkelerinde yardım ve tavsiye çalışmalarına başladılar. Bu kıt'alarda bir çok yeni ülke ortaya çıkarken, savaşla harap olmuş pek çok Avrupa ülkesi de büyük ekonomik sıkıntılar içinde bulunmaktaydı. Haziran 1947'de Harward Üniversitesinde bir konuşma yapan A. B. D. 'leri Dışişleri Bakanı George Marshall, Avrupa ekonomilerini tekrar kalkındırmak için çok geniş kapsamlı bir program önerdi.

Marshall Planı;

  • Buna katılmak isteyen her Avrupa ülkesine Amerikan mali yardımı, malzeme ve makinasını öngörüyordu. Türkiye dahil 16 Avrupa ülkesinin üyeleri 22 Eylül'de Amerika'ya sunulmak üzere bir Avrupa Ekonomik Kalkınma Programı hazırladılar. Bu program üzerine Amerika 3 Nisan 1948'de Dış Yardım Kanunu'nu çıkardı. Amerika bu kanuna dayanarak daha ilk yılında 16'lara (İngiltere, Fransa, Belçika, İtalya, Portekiz, İrlanda, Yunanistan, Türkiye, Hollanda, Lüksemburg, İsviçre, İzlanda, Avusturya, Norveç, Danimarka ve İsveç) 6 milyar dolarlık bir ekonomik yardım yaptı. Bu yardım müteakip yıllarda 12 milyar dolara ulaştı. Marshsall planı, Sovyetler ve peyklerine de açık olmakla birlikte, Doğu Bloku üyeleri buna katılmak istemediler.
  • Marshall yardımları sonucunda ve üç yıllık bir süre içinde Avrupa'daki sanayi üretimi savaş öncesine oranla % 25, tarımsal üretim ise % 14'lük bir artış gösterdi. Dış Yardım Kanununun çıkması üzerine 16 Avrupa ülkesi, 16 Nisan 1948'de Avrupa İktisadi İşbirliği Teşkilatı'nı kurdular. Marshall Planına karşılık Sovyetler’ de peykleri arasındaki ekonomik ilişkileri ve işbirliğini sıklaştırmak için Sovyet Dışişleri Bakanı'nın ismine atfen Molotof Planı adını verdikleri ikili ticaret sistemini kurdular. Zira, Çekoslovakya başta olmak üzere bazı peyk ülkeler Marshall Planı'na katılmak için büyük istek göstermişlerdi. 1948 Şubat'ındaki Çekoslovak darbesinde bunun büyük rolü vardır.
  • Bu adımlarla ABD kendi bloğunu genişleterek oluşturmuştur. Oluşan bu blok Batı Blok’u olarak yerini alacaktır.

 

3-Bağlantısızlar Harekatı

  • Bu dönemin en önemli gelişmelerinden biri ise, sömürgeciliğin tasviyesi idi. Asya ve Afrıka'daki sömürgelerin hemen hepsi günümüze kadar gecen sürede bağımsızlıklarını kazandılar. 1956'larda Afrika'da bakımsız devlet sayısı 6 iken günümüzde bunların sayısı 50'ye ulaştı. Sömürgelerin bağımsızlıklarım kazanmaları uluslararası politikaya Üçüncü Blok, Üçüncü Dünya veya Bağlantısızlar Bloku denen yeni bir kuvvetin girmesini sağladı.
  • Bağlantısızlar hareketi ilk olarak 1955 Nisan’ında Endonezya’nın Bandung şehrinde toplanan Asya-Afrika Konferansında ortaya çıktı.

Konferans’ın amacı;

  • Yeni bağımsız olan Afrika ve Asya ülkelerinin, ABD ve SSCB gibi iki büyük nükleer güç karşısında varlıklarını korumak için bir birlik ve dayanışma sağlamaktı.
  • Bağlantısızlık; hiçbir bloka veya askeri ittifaka bağlı olmama hareketidir. Bu hareketin ilk teşkilatlanması 1961 Yılı’nda Yugoslavya lideri Tito ile Mısır Devlet Başkanı Nasır’ın girişimleri ile olmuştur. Bu iki liderin teşebbüsleri ile, Eylül 1961’de Belgrat’ta 25 tarafsız ülkenin katılması ile bir konferans toplandı. Bu konferanstan 25 maddelik bir deklarasyon ile Amerika ve Rusya’ya bir barış çağrısı çıktı.

Bu hareketin ortaya çıkmasında:

  • Bağımsızlığını yeni kazanan devletlerin zayıflığı ve güçsüz olması, dünya dengesinde rol oynayan ve nükleer güce sahip olan iki süper güce karşı koymalarının mümkün olmamasıdır.
  • Diğer taraftan bu güçlerden birine bağlanmayı da birine boyun eğmek olarak gördüler. Bir diğer sebep de iki süper gücün birinin ekonomik sistemi kapitalizm, diğerinin ise hem ekonomik hem de siyasi felsefesi komünizmdi. Her iki blok da birbirine zıt iki ayrı yaşama sisteminin temsilcileri idi. Bundan dolayı bu yeni devletlere bu sistemlerden birini seçmek mantıklı gelmediği için, yeni bir yol seçtiler.
  • Bağlantısızlar Grubu içerisinde, bilhassa Afrika’daki ülkelerin peş peşe askeri darbelerle uğraşmaları da etkilerini azaltmıştır.
  • Bağlantısızlar;1962 Belgrad Konferansı’ndan sonra,8 Eylül 1970’de Zambia Konferansı’nda toplandılar. Daha sonra çeşitli tarih ve yerlerde toplandılar.1986’da Harare’de toplandı.
  • Sovyet Bloğunun dağılmasıyla Bağlantısızlık Hareketi de önemini kaybetmiştir.

 


Yorumlar - Yorum Yaz
Anket
"PAROLAMIZ YA İSTİKLAL YA ÖLÜM" KİTABIMIZI OKUDUNUZ MU?
TÜRK İSLAM DEVLETLERİ TARİHİ
OSMANLI DEVLETİ TARİHİ
abdullahhoca

SİTEMİZE GÖSTERMİŞ OLDUĞUNUZ İLGİYE TEŞEKKÜRLER...
TARİH BİZDEN ÖĞRENİLİR.
Site Haritası